“Açtırma Kutuyu, Söyletme Kötüyü”
Mert Yapım Medya yapımcılığında çekilen Lilith Cinleri adlı yapımın yönetmen koltuğunda bu yıl 8 Eylül 2023 tarihinde gösterime girmesi beklenen Şeytanın Elçileri filminin de yönetmenliğini yapmış olan Özlem Yeşilyurt oturuyor. Senaryosunu Aşkın Kartal’ın kaleme aldığı yapımın görüntü yönetmenliğini Nart Geçalp üstlenmiş. Yapımın oyuncu kadrosunda ise Pınar Demiral, Berkant Aksoy, Furkan Avcı, Pınar Tok, Özgün Can İltümür, Ayşegül Kaygusuz, Erdal Cin, Gökhan Demircan gibi isimler bulunuyor.
Yapımın konusunu Kur’an-ı Kerim’de geçmeyen ancak İncil ve Tevrat’ta Adem’in ilk karısı olarak geçen Lilith’in dünyaya gelme çabaları oluşturuyor. Film, 1987 yılında yaşanmış bir hayat hikayesi ile başlar. Bir anne, gece yarısı uyandığında bebeğini yanında göremez. Odasındaki bebeğin kanlı kundağından dolayı bebeğinin Al Karısı olarak bilinen Lilith tarafından kaçırıldığını anlar. Lilith, ormanda 3 büyük cin kabilesini toplayarak, dünyadaki tüm cin kabilelerine emrini iletir. Cinlerle insanlar arasındaki savaş başlamıştır.
Yukarıda bahsi geçen ve yapım şirketi tarafından dağıtılmış olan yapımın özeti filmin başlangıcını içermemekle birlikte, yine yapım şirketinin duyurduğu ve afişlerde bahsettiği oyuncu kadrosunda bulunan Ayşegül Kaygusuz da yapımda bulunmuyor. Üstelik tek unutulan kişi Ayşegül de değil… Zira film ilk duyurulduğunda yönetmeni Ekrem Düzgünoğlu olarak tanıtılmıştı. Hâlâ pek çok bilet satış sitesinde de bir Ekrem Düzgünoğlu filmi sanarak bu yapıma bilet alabilirsiniz. Ancak yönetmen, vizyona girmeden birkaç gün önce Özlem Yeşilyurt olarak güncellendi. Ekrem Düzgünoğlu ise sadece jenerikte, teşekkür bölümünde anılıyor. Hatta sadece isimler değil, fragmanda görünen kırmızı göz efekti de beyazperdeye yansımayan unsurlardan biri olarak göze çarpıyor…
Çekimlerinden oyuncuların performanslarına, sanat yönetiminden ses kurgusuna değin her yönüyle sorunlu olan yapım, iki apartman dairesi çekimleri ile bir mağara çekimlerinin birleştirilmesi ile oluşturulmuş. Yapımda Lilith’i canlandıran karakterin kabuslarında gördüğü mağaraya gitmesi sonrası gözlerini elleriyle kapattığında mağarayı değişik şekilde görmesi gibi durumlar sadece sözlü olarak verilirken, kaçırılan bebek için oyuncak bir bebek dahi kullanılmaksızın kundak görünümü kazandırılmış boş bir battaniyenin kullanıldığı da rahatça gözlemlenebiliyor.
Havas alimi gibi görünen ancak sonradan Âdem olduğu ortaya çıkan karakterin nasıl ölümsüz olduğuna anlam verilemezken, bu karakterin sürekli astral seyahat yaparak ortalıkta dolanması sırasında bile herhangi bir renk düzenlemesi bile kullanılmaması, muhtemelen izleyicilerin filmi anlayamadan salondan ayrılmalarını sağlayacak etkenler olarak karşımıza çıkıyor. Az önce bahsi geçen ses kurgusu ise hemen hemen bütün sahnelerde, fon müziğinin çoğu zaman diyalogları bastıracak şekilde eklenmesiyle oluşturulmuş. Bu yükseklik seviyesi de doğal olarak konuşmaların anlaşılamamasına neden olmuş. Haliyle hem görüntü ile hem de sesle verilemeyen anlatım, izleyicilerin beyazperdede gördüklerine herhangi bir anlam yükleyebilmelerinin de önüne geçiyor.
Lilith ve ona bağlı olan cinlerin cadılar bayramı kostümcüsünden alınmış, kırış kırış saten pelerinlerle pelerinlerini eski vampir filmlerindeki vampirler gibi savurarak girip çıkmaları oldukça trajikomik durmuş. Bu görüntülerin inandırıcı olmadığını anladığı tahmin edilen yapım şirketinin tüm filmin neredeyse bir an olsun uğultumsu şekilde bulunan fon müziğini kesmeksizin yerleştirmesi de film çıkışında baş ağrısı çekmenize vesile oluyor.
Senaryo ve diyalogların tonlarca mantık hatasıyla dolu olmasına, piyesvari oyunculuklar da eklenince “Acaba bu, korku-komedi olarak çekilse daha mı iyi olurdu?” diye sormadan edemiyor insan. Elektrik ve prizlerin gayet net biçimde görüldüğü evde yatak başında gaz lambalarının yakılmasından, mum parası dahi harcamamak adına mum görünümlü led lambaların kullanımına değin oldukça ucuz görünen yapım, gerçekten izleyenleri zorlamayı hedef almış görünüyor. Hali hazırda geçen hafta tüm dünyayı sarsan, insanları sinemalara gitmeye teşvik eden Barbie ve Oppenheimer halen sinemalarda yan salonlarda gösterimdeyken, böyle bir yapımın gösterime girmeye cüret etmesi de izleyenleri hayrete düşürecek gibi görünüyor.
Sonuç olarak Lilith Cinleri, gösterime girmemesi gereken bir yapım.