“Jinna’dan Mîrcîn’e Değişen Bir Şey Yok”
Bu ayın başında gösterime giren Jinna: Karabasan’ın da yapımcılığını üstlenmiş olan Queen Film yapımcılığında İstanbul’un Beyoğlu ve Beykoz ilçelerinde çekimleri gerçekleştirilen Mîrcîn filminin yönetmen koltuğunda Ecinni (2018) ve Jinna: Karabasan (2019)’ın görüntü yönetmenliğini yapmış olan Ahmet Yaşar Gümüş oturuyor. Senaryosunu filmin yapımcısı İlker Çavga’nın üstlendiği filmin görüntü yönetmenliğini Recep Fakiroğlu yapıyor. Filmin oyuncu kadrosunda ise Korkut Çözer, Elif Kartal, Eren Ergin, Hande Sipal, Turgut Güneş, İlke Ketboğa, Murat Erhan, Bilgay Arın, Ömer Arkan gibi isimler bulunuyor.
Filmin konusunu kendilerini doğaüstü olayların ortasında bulan bir grup genç oluşturuyor. Uyuşturucu ticaretiyle uğraşan bir grup arkadaş, büyük bir alışverişten önceki gece, polis baskınına uğrarlar. Polis baskınından kaçarken gruptan birisi bir polisi öldürür ve kaçmak için gruptakilerden birinin ailesinden kalan ve uzun zamandır boş duran Beykoz’daki evine giderler. Fakat eve gelmeleriyle birlikte doğaüstü olaylar yaşanmaya başlanır.
Filmin görüntü kalitesi diğer amatör yapımlara nazaran başarılı olsa da makyaj ve efektlerin kötü olması; senaryodaki mantık hataları; birkaç sahne önce yer alan diyaloglarla sonraki diyalogların birbirini mantık olarak tutmaması; sahneler arasındaki kopukluklar; eklenen ses efektlerinin görüntüyle senkronize olamaması; flashbacklerin önceki sahnelerden birkaç saniye kesilerek konulması yerine aptala anlatır gibi o sahnenin komple tekrar kurguya eklenerek verilmesi başta olmak üzere birçok handikaba sahip. Yapım şirketinin önceki filmi Jinna: Karabasan (2019)’da uyguladığı hatalar arasından düzeltilen tek detay dolunaya ait stok görüntüler. Belirli bir zaman aralığını değil de bir geceyi kapsadığı için, filmi uzatmak adına sahne geçişleri arasına yerleştirilen farklı dolunay stok videoları bu kez ayın aynı konumu kullanıldığı için sırıtmıyor. Ancak diğer filmde bulunan film müziği ya da sahnelerde yer alan fon müziklerinde düşülen hatalara bir yenisi de senkronu sorunlu ses efektleriyle ekleniyor. Kimsenin fark etmeyeceği düşünülerek çekilen namaz sahnesi ise seccadenin pis kapı eşiğine serilmesinden ojeli tırnaklara değin İslamî birçok farzı ezip geçiyor. Filmde yer alan Arar Suresi 7. ayet olarak görünen cümleler bütünü ise külliyen hatalı zira Kur’an-ı Kerim’de Arar isimli bir sure olmadığı gibi, yanlış yazıldığının varsayıldığında bakılabilecek Araf Suresi’ndeki 7. ayet de bu ifadeyi karşılamıyor. Ayrıca filmin içerisinde gençlerin Beykoz’daki eve ormandan geçerek yürümeleri sırasında dış ses olarak uzun uzun verilen Felâk, Nas gibi surelerden yapılan kolajın da filmden kopuk, anlamsız ve gereksiz olması yalnızca filmi bir tık daha uzatmak adına kullanıldığı hissini uyandırıyor.
Filmin oyuncu kadrosunda yer alan Elif Kartal’ı Efsunlu: Kabirden Gelen; İlke Ketboğa’yı Ecinni (2018)’den hatırlamak mümkün. Ancak Elif Kartal Efsunlu: Kabirden Gelen (2019)’deki performansının yanından geçemezken, diğer oyuncuların da performansları vasat kalıyor. Filmin künyesinde ise Cin Deresi: Müsfer (2019) ve Jinna: Karabasan (2019) filmlerinde oyuncu olarak gördüğümüz Kenan Balık’ı ışık şefi, Jinna: Karabasan (2019) filminde yardımcı yönetmen ve figüran olarak gördüğümüz Ufuk Can’ı yine yardımcı yönetmen olarak görmek mümkün.
Sonuç olarak Mîrcîn; yapım şirketinin önceki filmindeki hataları neredeyse aynen tekrar eden, herhangi bir katkı sağlamaktan ziyade türe zarar veren amatör yapımlardan biri olarak benzerleri arasındaki yerini hızla alıyor.
Not : 4 / 10