“Bir Tutam Musallat Bir Çimdik Siccîn”
Trio Pictures yapımcılığında Bursa’da çekilen Cin: Aşk Büyüsü’nün yönetmen koltuğunda, 2018 yılının son yerli gerilim soslu korku filmi olan Zerk’in de yönetmenliğini yapmış olan Battal Karslıoğlu oturuyor. Filmin senaryosu Zerk’te de olduğu gibi yine Karslıoğlu’na ait olan filmin oyuncu kadrosunda ise Soner Türker, Derya İpek, Ali Ertem, Murat Deniz, Ebru Şahin, Zeynep Yılmaz, Kahraman Sivri gibi isimler bulunuyor.
Filmin konusunu Türk korku sinemasında artık görmekten yorulduğumuz cin-büyü-musallat üçlemesi oluşturuyor. Başka biriyle nişanlı olan Esra’yı elde etmek için türlü yollar deneyen ve hepsinde hüsrana uğrayan Musa, son çare olarak aşk büyüsünü denemeye karar verir. Son zamanlarda sosyal medyada da büyük yankı uyandıran bir aşk büyüsünü deneyen Musa, işe yaramayan büyü denemeleri sonrasında internette videolarını gördüğü bir Cinci Hoca’ya başvurur. Cinci Hoca, Musa’nın istediği büyüyü uyguladığında Musa’nın Esra’ya kavuşmak için üç gün doğumunu beklemesi gerekecektir.
İki farklı resmi afişle gösterime giren Cin: Aşk Büyüsü’nün ilk afişi, geçen yıl gösterime giren Cin-i Ayet filminin afişinde de kullanılan ve MSC tarafından dinleyiciyle buluşturulan “Evil Among Us” CD’sinin dijital ortamdaki kapağı için dizayn edilmiş kadın figürünün arka planına başka bir görsel yerleştirilerek hazırlanmış. İkinci resmi afiş ise daha da ileri giderek Üç Harfliler 3: Karabüyü (2016) filminin bir sahnesi kopyalanarak oluşturulmuş. Bu bağlamda, iki afişi de çalıntı olan Cin: Aşk Büyüsü’nün hikâyesinin Musallat (2007) ve Siccîn (2014) filmlerine benzer şekilde oluşturulmuş olması da hiç şaşırtıcı değil.
Siccîn 4 (2017)’teki yemek masası sahnesinin etkileyiciliği nedeniyle Esra’nın ailesi ve nişanlısını sofrada çiğ et yerken gördüğü halüsinasyon; Esra’nın okulundaki öğrencileri Araf (2006) filmindeki sahneye benzer şekilde görmesi; Musa’nın kendisinin de dâhil yazlık kıyafetlerle dolaştığı bir ortamda, sırf bir mizansen oluşması adına evin kapısının önünde odun kesmesi (ki balta ve odun kesme çoğu korku filminde görülüyor) gibi yer yer yönetmen Karslıoğlu’nun izleyip beğendiği filmlerden sahneleri yeniden çektiği sahnelere denk gelmek de mümkün. Filmde ses-görüntü senkronizasyonundaki sorun özellikle Musa’nın büyü defterleri ve kâğıtlarını kurcaladığı sahnede zirveye ulaşıyor.
Zerk filminin de yapımcılığını üstlenen ve bahsi geçen filmde de psikiyatrist rolüyle karşımıza çıkan Ali Ertem, bu filmde de yapımcı olmasının yanı sıra Havas Ali olarak kamera önüne geçmekten çekinmemiş. Ancak Ertem, diğer oyuncuların performanslarına nazaran hayli yapay oyunculuğuyla filmin başarısını Zerk’te de olduğu gibi yine aşağı çekmeyi başarmış. Kahraman Sivri’den Soner Türker’e değin bütün oyuncuların performanslarında yer yer görülen yapaylık ise senaryoda yer alan kötü diyaloglar nedeniyle oluşmuş. Ali Ertem gibi her sahnede yapay performans gösteren tek oyuncu ise başrolde yer alan Derya İpek. Özellikle musallata uğradığı sahnelerdeki oyunculuğu oldukça yapay. Diğerlerinden sıyrılmayı başaran tek oyuncu ise Cinci Hoca karakteriyle Murat Deniz.
Makyajları sınıfı geçen ve çekim kalitesi amatör yapımlara nazaran iyi olan film, maalesef yeniden çekim yaptığı filmlere nazaran sanat yönetimine çok da eğilmemiş. Hazır mekânlar kullanılarak çekildiği belli olan filmde, mekân tasarımı ya da dekor çalışılması gibi bir çaba göze çarpmıyor.
Sonuç olarak Cin: Aşk Büyüsü, amatör filmlerden çekim kalitesi bağlamında sıyrılsa da, cin-büyü bağıntılı filmlere bir yenisi olarak ekleniyor ancak türe herhangi bir katkı sağlayamıyor.
Not : 5 / 10