“Halis Bir Devamlılık Ziyanı…”
Apah Yapım yapımcılığında çekilen Haris filminin yönetmen koltuğunda İstasyon (2018), Şeytan Oyunu (2019) ve Cin Baskını (2020) filmlerinin de yönetmenliğini yapmış olan Kadir Genç oturuyor. Senaryosunu da Genç’in kaleme aldığı filmin görüntü yönetmenliğini Ramin Mirzayev üstlenmiş. Filmin oyuncu kadrosunda ise Mesut Gedikoğlu ve Maric (2022)’ten anımsayacağımız Bülent Çelik’in yanı sıra Hasret Yılmaz, Osman Koyun, Hüseyin Önel gibi isimler bulunuyor.
Filmin konusunu define peşinde koşan bir adamın başından geçen olaylar oluşturuyor. Sami borç batağındadır ve çaresizdir. Çıkış yolu ararken arkadaşı Anıl kendisinde bir harita olduğunu söyler. Borçlarından dolayı başka çaresinin kalmadığını düşünen Sami haritayı alarak hazinenin peşine düşer. Ancak o yolda bilmediği bir şey vardır. Hazinenin gerçek sahipleri Haris cinleridir.
Çekim açıları, ışık kullanımı ve sanat yönetimi konusunda hayli sorunları olan yapım; yönetmen Genç’in Şeytan Oyunu (2019) filminin yeniden çekilmiş bir versiyonu olarak değerlendirilebilir. Hatta bahsi geçen filmde yönetmen Genç’in gönderme yapmış olduğu İstasyon (2018) filmindeki mekân bu filmde de aynı şekilde kullanılırken, yönetmenin bir diğer filmi Cin Baskını (2020)’nda karşımıza çıkan baltalı anlamsız karakterler bu filmde de peşimizi bırakmıyor. Devamlılık hatalarının had safhada olduğu yapımda, her şey inandırıcılıktan uzak. Mesut Gedikoğlu’nun canlandırdığı Sami karakteri, arkadaşı Anıl’dan aldığı harita ile yollara düşmeden önce dahi neden bu hazineyi kendisinin aradığını sormazken, bütün bir yolcukta tek başına olması nedeniyle izleyicilere durumları açıklamak adına sürekli anlamsız bir biçimde Sami’nin kendi kendine konuşması da cabası… Bir senaryoya bağlı kalınmaksızın doğaçlama çekildiği belli olan filmde, Sami karakteri karşılaşmış olduğu İdris karakterine 10 dakika içerisinde “babalık, baba, İdris Baba” şeklinde hitaplarda bulunurken, lapa lapa kar yağarken çıktığı ve yerlerin bembeyaz olduğu yollardan bir anda kuru ve yağış almamış yollara geçmesi de bütün bunların ekstrası. Gerçekten kötü olan sanat yönetimini define haritasında net biçimde görmemizin yanı sıra söz konusu define haritasının Anıl tarafından katlanarak cebine koyması sonrasında Sami’ye verirken rulo şeklinde cepten çıkarılması da devamlılık hataları silsilesine eklenmesi gereken başka bir vaka. Yapım boyunca kendi kendine konuşan Sami ile araba yolculuğu yapan izleyici için bu hikâye Şeytan Oyunu (2019) ile aynı olsa da onda yapılmaya çalışılan jumpscare sahnelere yakın sahneler dahi bu yapımda bulunmuyor. Kötü makyajların da yer aldığı filmde, izleyiciler Sami’ye gece yolculuklarında eşlik edebilsinler diye arabanın ışığı açık bir şekilde seyahat edilmesi de mantık hatalarının nirvanasını oluşturuyor.
Youtube gibi dijital platformlarda belki (!) yayınlanabilecek ancak gösterime girmemesi gereken bu yapımın, Shazam! Tanrıların Öfkesi’nin yan salonunda oynuyor olması da hiç ihtiyacımız olmayan bir medeni cesaret örneği teşkil ediyor.
Sonuç olarak Haris; afişteki kadını dahi görmediğiniz, şiddet sahnesi içermediğinden şiddet uyarısı bile bulunmayan, ışığı açık bir araçta saçma sapan bir yolculuk yapmak isteyenlerin tercih edebileceği ancak sinemalarda gösterime girmemesi gereken yapımlara bir yenisi olarak ekleniyor.