“Bir Kazak, Bir Amerikan ve İki Türk Bir Gün…”
Three Flames LLC yapımcılığında çekilen Utanç / Shame filminin yönetmen koltuğunda Sir-Ayet 2 (2019) filminin de yönetmenliğini yapmış olan Kayhan Başoğlu oturuyor. Senaryosu da yönetmen Başoğlu tarafından kaleme alınan filmin görüntü yönetmenliğini Zerk (2018), Sir-Ayet (2019), Kin (2019), Sekiz (2018) filmlerinin görüntü yönetmenliğini; Karanlık Madde (2022) filminin ise yönetmenliğini yapmış olan İman Tahsin üstlenmiş. Filmin oyuncu kadrosunda ise Ceyhun Mengiroğlu, Nadira Akhonova, Övül Özbay, Sam Walker, Yağmur Akdağ, Ömer Yıldırım, Ada Ünzile Yüksel, Oktay Delibalta, Deniz Bayraktar gibi isimler bulunuyor.
Filmin konusunu tatile giden bir ailenin yaşadıkları doğaüstü olaylar oluşturuyor. Sam’in kayınbiraderi Ali, sessiz sakin bir aile tatili fikri sunar. Çocuklarını ve eşlerini de yanlarına alan Sam ve Ali’nin keyifli başlayan tatil planları, kulübeye varmalarıyla birlikte korkulu bir hal almaya başlayacaktır. Zira uzaktaki kulübelerin cazibesi ile güzelliği tekinsiz ve lanetli bir şey tarafından gölgelenecektir.
Filmin görüntü kalitesi ile kadrajları oldukça başarılı olsa da orkestranın diğer unsurlarının daha önce Zerk (2018), Sir-Ayet (2019), Kin (2019) ve Sekiz (2018) filmlerinde görüntü yönetmenliği; Karanlık Madde (2022) filminde ise hem görüntü yönetmenliği hem de yönetmenliği takdir toplayan İman Tahsin’e eşlik edememesi filmin temel problemi. Orkestranın her unsuru adeta ayrı telden çalıyor.
Filmin senaryosunun gizemden uzak bir biçimde yazılmış olması ve diyalogların mantık hataları ile aynı sözlerin tekrarlarından oluşmuş olmasının da etkisiyle oyuncularının performanslarının inandırıcılıktan hayli uzak olduğunu söylemek gerek. Karakteri tanımaksızın filmin akışına girildiği için filmin ortalarına değin hiçbir karakterle özdeşleşmek mümkün olamıyor. Filmde yer alan Sam karakterinin yabancı olmasının filme hiçbir katkısı olmaması, dil olarak Türkçe ile İngilizce’nin kullanılmasını da anlamsız kılıyor. Üstelik hem ortak yapımcı hem de başrol oyuncusu olan Nadira Akhonova’nın da aksanlı Türkçeye sahip olması filmin bir süre sonra adeta bir fıkra girizgahına dönüşmesine neden oluyor. Farklılık olması adına yapıldığı belli olan yabancı oyuncu seçimleri bu yüzden, farklılık yaratmaktan uzak olmakla birlikte dublaj sırasında görüntü-ses senkronizasyonunda kayıplar olması nedeniyle filme balta da vuruyor.
Mekân iyi olmasına karşın, mekânın iyi kullanılamamasına rağmen filmde korku sahnelerinde yaratıcı çabaların olduğu söylenebilir. Ancak yaratıcı sahnelerin azlığı, hikâyenin akmaması, daha başlangıçta verilen ve gizemden uzak bir ilerleyiş sağlayan ipuçlarına filmi uzatmak adına eklenen piyanoda müzik çalınması gibi doldurma sahneler de eklenince maalesef sonuç hüsran oluyor. Seçilen müziklerin gerilim ya da korku atmosferi yaratmaktan uzak olması da halihazırda aksayan diyaloglar ve yapay oyunculuklarla birleşince film adeta bitmek bilmiyor.
Sonuç olarak Utanç / Shame; izleyiciyle bağ kuramamakla birlikte, akmayan seyir keyfinden uzak ilerleyişiyle sınıfta kalmaktan kurtulamıyor.